- Katılım
- 20 Nisan 2020
- Mesajlar
- 85
- Puanı
- 2
- Konum
- Turkey
- Web
- www.startr.org
- Eğitim
- Üniversite
- İlgi Alanı
- Java
Sedat Peker'in siyaset gündemine oturan, iddialarını yayınladığı videolarının ardından MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “dava arkadaşım” dediği Alaattin Çakıcı ile ilgili dikkat çekici bir iddia ortaya atıldı. Çakıcı’nın “piyasadan çekilmesi” yönünde aldığı mesaj sonrası, durum normalleşene kadar yurt dışına çıktığı iddia edildi.
Sedat Peker'in şimdilik 9 video olarak paylaştığı ve sosyal medyada da sürdürdüğü açıklamalarının siyaset, toplum, emniyette yankıları sürerken, bir diğer isim Alaattin Çakıcı'nın ne yaptığı, nerede olduğu merak konusu olmuştu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu yazdığı mektuplarla tehdit eden, soruşturma açılan ve MHP genel başkanı Bahçeli'nin "dava arkadaşım " dediği Çakıcı ile çarpıcı bir iddia ortaya atıldı.
T24 yazarı Tolga Şardan, Çakıcı'nın birileri tarafından 'sus ve piyasadan çekil' denilerek, durum normalleşene kadar Kıbrıs'a gittiğini yazdı.
Şardan “Büyüteç” isimli köşesindeki yazısında konuya ilişkin “Resmi kayıtlara göre; Türkiye’nin en kalabalık organize suç örgütünü yönettiği belirtilen Çakıcı, ana vatandan onay çıkıncaya kadar Kıbrıs’ta ikamet etmek zorunda kalacak Bendeki bilgiler böyle. Tabii, Kıbrıs’ın Türkiye’nin yeraltı dünyası için ne tür önem taşıdığını söylememe gerek yok” diye yazdı.
Şardan'ın yazısında ilgili bölüm şöyle:
PEKER'E AYAR VEREN MEKTUP
"Cezaevinden tahliye olduktan sonra ilk iş MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi, ardından da beraberinde Eski MHP milletvekili ve emekli asker Engin Alan'ın yanı sıra Susurluk sürecinin önemli isimlerinden Korkut Eken'le birlikte Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar'ı Bodrum'daki Yalıkavak Marina'da ziyaret edip fotoğraf çektiren Çakıcı, deyim yerindeyse bir anda buharlaşıverdi.Oysa daha bir ay önce tıpkı bir "kanaat önderi" misali yazdığı iki sayfalık mektupla isim vermeden Sedat Peker'e yönelik şunları söylemişti:
"Yurt içi ve yurtdışında 'Türk'üm, Türkmen'im, devlet benim için her şeydir' diyenlere şunu hatırlatmak isterim. Birileri yanlışı içindeyse Türkiye'nin bekası söz konusu olduğu bu dönemde görevini ifa edenlere söz söylenmemesi gerekir. Kişilerin birbirleri ile özel ilişkileri bile olsa mahremde kalmalı."